Detaylar:
| Adı: | İrem Su | |
| Tanışma Tarihi: | 22.03.2024 | |
| Fakülte: | Gaziantep Tıp Fakültesi | |
| Dilek: | Barbie Dolabı Oyun Seti | |
| Durum: | Bize Ulaştı | |
| Tanı: | Spinal Musküler Atrofi (SMA) |
Bulutların gökyüzünde çocuk ve oyuncak resimleri oluşturduğu bir günde ziyaret vaktimizin geldiğini anlayarak yanımıza en sevdiğimiz oyunları alıp Genel Pediatri servisinin yolunu tuttuk. Heyecanla miniğimizin yanına giderken neler yaşayacağımızdan habersiz miniğimizin odasına girdik. Odada bizi 8 yaşındaki İrem Su ve 5 yaşındaki kardeşi Efe karşıladı. İki miniğimiz de SMA (Bir çeşit sinir kas hastalığı) tanısından servisimizde kalmaktaymış. Oyun oynamak için geldiğimizi gördüklerinde gözlerindeki pırıltı ile bizim için bir kez daha güneş doğdu. İrem güzeller güzeli peri masallarından çıkmışçasına tatlı bir kızdı; kardeşi Efe ise bir o kadar yakışıklı, aynı masalın beyaz atlı prensi gibiydi. Odaya ilk girdiğimizde hemen kardeşlerin birbirine olan sevgisini ve bağını hissetmiştik. Birbirlerine bakarken gözlerindeki pırıltı kardeşlerin birbirini ne kadar sevdiğini, birbirine ne kadar düşkün olduklarını gözler önüne seriyordu ki oyun oynarken de bu bağı yeterince iyi gözlemleyebilme fırsatımız olmuştu. O zaman oyun serüvenimize geçelim. İrem, götürdüğümüz oyunlardan Buz Tuzağı'nı görünce heyecanla en sevdiği oyun olduğunu söyledi ve ilk ondan başlamak istedi. Biz de onu kırmayarak ilk o oyundan başladık ama Efe oyunu bilmiyordu. Tabii abla yüreği bu; kardeşini oyunun dışında bırakır mı, bırakmadı ve kardeşine heyecanla oyunu anlattı. Bizim tatlı mı tatlı miniğimiz Efe parlak zekasıyla hemen oyunu kavradı ve oynamaya başladık. Sırayla buzları düşürdüğümüz oyunda İrem ustalıkla buzları düşürürken Efe sabırsızlıkla sıranın kendisine gelmesini istiyordu ve sanki hayatının vuruşunu yapıyormuş gibi buzlara vuruyordu. Oyunun heyecanıyla bir de Kukuli şarkıları dinleyerek ortamı daha da şenlendirdik. Oyun esnasındaki sohbetimiz de oyun kadar eğlenceliydi. İngilizce'yi çok seven ve İngilizce öğretmeni olmak isteyen İrem'in en sevdiği renk ise mormuş. Tuttuğu takımı ise kolundaki Galatasaray temalı bilekliğinden hemen anlamıştık. Zeytin gözlü Efe'miz, Buz Tuzağı oynarken sürekli mavi renklere vuruyordu. Başta acaba neden diye düşünüp beyazlara vurması için teşvik ettik ama Efe yine mavi buzları tercih etti. Efe'nin en sevdiği rengi öğrenince durumu hemen anladık. Mavi rengi çok seven miniğimiz Efe ne olmak istiyorsun sorusuna biraz düşünüp ailesinden de fikir aldıktan sonra polis olmak istediğine karar verdi. Bizim de çok sevdiğimiz Mucize Uğur Böceği ve Kara Kedi'yi izlemeyi çok seven Efe, en çok Örümcek Adam'ı seviyormuş hatta Örümcek Adam ve Batman kostümleri bile varmış. Mucize Uğur Böceği ve Kara Kedi çizgi filmi hakkındaki konuşmalarımızdan sonra oyun değiştirmeye karar verip Jenga oynamaya geçtik. Efe ve İrem bu oyunda birbirleriyle o kadar iyi yardımlaştılar ki kardeşlik ruhunu bir kez daha görmüş olduk. Çok kritik anlarda birbirlerine çok kritik hamlelerde tüyo veriyorlardı. Bu bizi çok duygulandırdı ve birbirlerini ne kadar çok sevdiklerini tekrar görmüş olduk. Henüz okumayı bilmeyen Efe'ye kendisine kitap okuyan biri var mı diye sorduğumuzda ise aldığımız cevap bizi yine şaşırtmadı. Efe süper kahramanlara hayrandı ama en büyük süper kahramanı hemen onun yanı başındaydı. Efe'ye kitap okuyan İrem bundan çok zevk aldığını ama bazen Efe'nin sabırsız davranarak hikayenin sonunu öğrenmeye çalıştığını, bu yüzden kafasının karıştığını ve nerde kaldığını unuttuğunu söyledi. Ziyaretimizin sonuna doğru gelirken İrem'e bizden bir dileği olup olmadığını sorduğumuzda prensesimiz bizden "Barbie Dolabı Oyun Seti" istediğini söyledi. Siz de süper kahraman olan bir ablanın dileğini gerçekleştirerek mutluluğuna ortak olmak ister misiniz?
Bu miniğimizin dileği bir başka gönüllümüz tarafından karşılanmıştır.
Diğer Çocuklarımız:
